MÜZİK BAZEN ÖLÜMCÜL OLABİLİR!
YAZARLAR:
Murat Baykan
Nurgül Çelebi
Hakan Balcı
Özlem Ertan
Mehmet Berk Yaltırık
Funda Özlem Şeran
Uğur Kılınç
Zeynep Çolakoğlu
Murat S. Dural
Aşkın Zengin Akkuş
DERLEYEN: ÖZLEM ERTAN
ARTEMİS YAYINLARI/KASIM 2019
MÜZİĞİN HAYALETİ ARAMIZDA DOLAŞIYOR
Kanın, insanın üstüne ne zaman, nereden sıçrayacağı belli olmaz. Ölümün
aşkla, aşkın intikamla, hüznün ihtirasla, coşkunun cinayetle, sevincin
kıyametle ilgisi varsa, yaşadığımız dünya haddinden fazla tekinsiz demektir.
Öyleyse, çare yok; ya teslim olacağız ya mücadele edeceğiz ya da görmezden
geleceğiz. Mesela, dış kapının zincirini takacak, perdeleri sıkı sıkı
kapatacak, eğer Stephen King gibi, bizde de küçük bir çocuk kalbi varsa eğer,
masamızın üstünde, bir kavanozda duran o kalbin üzerine siyah bir poşet
geçireceğiz ki dikkatimiz dağılmasın. Sonra bir kadeh kırmızı şarap alacağız
elimize, salondaki en rahat koltuğa yayılacağız ve sonuna kadar açacağız
müziğin sesini. Artık Wagner’in Yüzük
Döngüsü mü olur, Notre-Dame de Paris müzikalinden bir
bölüm mü, Teoman Alpay’ın Böyle mi Esecekti Son Günümde Bu
Rüzgâr adlı eseri mi, Igor Stravinsky’nin Bahar
Ayini mi, Giuseppe Tartini’nin Şeytan Sonatı mı, Paganini’nin Birinci
Keman Konçertosu mu, karar sizin ve müzik zevkinizin sizi savurduğu
iklimlerin elbette. Gönlü daha sert ritimlere kayanlar Norveçli Black Metal
grubu Ulver’in Wolf & Hatred (Kurtlar ve Nefret) adlı
şarkısını bile dinleyebilir. Mahsuru yok!
Hangi müziği
dinlerseniz dinleyin, müziğin bu tekinsiz hayatı görmezden gelmenizi
sağlayamayacağını bilmelisiniz. Çünkü sizi kendinizden geçiren o ritmin
Dante’nin cehennemindeki budaklı ruhların birbirine sürtünmesinden kaynaklanıp
kaynaklanmadığını, şarkının sonundaki gizemli seslerin, ölen birinin boğazından
çıkan son sesler, son hırıltılar olup olmadığını kim bilebilir ki?
Hayalet
Müzik’te yer alan, çok değerli on yazarın kaleminden dökülen bu öyküler,
insanın hayal ettiği, hayalini gerçekleştirdiği ve kendi hayalinden korktuğu,
en azından tedirgin olduğu bir dünyayı dışımıza değil, basbayağı içimize
yansıtıyor. Ruhumuzun karanlık yanına ışık tutuyor. Ve her ışığın bir müziği
olduğunu yeniden hatırlatıyor bize. Kiminin duyduğu, kiminin gördüğü, kiminin
öldüğü bir müzik.
Öyleyse söz
ritme karışsın ve müzik başlasın artık. Üstünüzden kan eksik olmasın!
ALTAY ÖKTEM
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder